"Sen Benim Kim Olduğumu Biliyor musun?"
Bir kafedesiniz; keyif ve huzur içinde tam içeceğinizden bir yudum alıyorsunuz derken bir gürültü kopuyor: "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?!"
Bankada numaratörden sıranızı aldınız ve insan gibi sıranızın gelmesini bekliyorsunuz. Banka kalabalık. Ön taraftan bir bağırtı geliyor : "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?!"
Uçağa biniyorsunuz. Yerinize geçmek ve arka sıradakileri bekletmemek için seri bir şekilde hareket ederken uçakta birisi çığlık atarcasına sesleniyor : "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?!"
Hepimiz en az bir kere bu ya da bunun gibi bir sahne ile karşı karşıya kalmışızdır. Yani sahne neredeyse klasik hale gelmiş durumda. Birisi küçük bir aksilik ya da gecikme nedeniyle çıldırıyor ve kendi "özel" statüsünü ilan etme gereği duyuyor. "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?"
Özel statüsü ne olmalı ki bu cümleyi kurma ihtiyacı hissetsin bir insan?
Bana göre kendini güvensiz hisseden bir kişi, başkalarını ezerek ya da onları küçümseyerek içsel boşluğunu doldurma çabasına girer. Gerçekten kendine güvenmeyen biri, dışarıdan bir üstünlük görüntüsü yaratmaya çalışarak kendi eksikliklerini gizlemeye çalışır.
Kendi değerini hissedemeyen insanlar, başkalarını aşağılayarak ya da kendilerini üstün göstererek bu eksikliği telafi etmeye çalışabilirler. İçsel bir boşluk veya değersizlik duygusu, onları başkalarına karşı sert ve küçümseyici yapabilir.
Kimlik ve anlam arayışı içinde olan bu insanlar, başkalarına karşı üstünlük göstererek kendilerini tanımlama yoluna gidebilirler. Başkalarını ezmek, kendi varlıklarını ve kimliklerini pekiştirmek için bir araç olabilir. Duygusal olarak zayıf olduklarından, dışarıya karşı güçlü görünmek için agresif ya da küçümseyici davranışlar sergileyebilirler. Başkalarına üstünlük taslamak, onların duygusal zayıflıklarını gizlemeye yönelik bir savunma olabilir.
Bu cümleyi duyanlar olarak, durumu alaycı bir şekilde ele almak bazen en iyi yoldur. Çünkü kibirli birinin en büyük korkusu, ciddiye alınmamaktır. Bazen de karşılık vermek, kişiye sadece daha fazla tepki ve güç kazandıracaktır. Bunu bildiğinizde, bazen en iyi yaklaşım, hiçbir şey dememek ve karşınızdaki kişinin gösterdiği davranışı görmezden gelmek olabilir. Sessiz bir direncin, en güçlü yanıt olduğunu unutmamalıyız.
Not: Bu arada onların kim olduğunu da merak etmiyor değilim J
Çok önemli bir konuya değinmişsiniz Hocam. Kaleminize sağlık
Rıdvan bey tebrikler , konuyu çok güzel özetlemişsiniz tabiiki anlayana????
Yine harika bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık.
Belkide Ailesinden sevgii görmemis insanlar.
Yoooo, tanıyamadım.....diyecen
Görünüşte onca kerli ferli adamlar ama, daha kendilerinin kim olduğunu bilmiyor ve başkalarına soruyorlar.