
Meslek aşkıyla koşarlar, halkın derdiyle dertlenirler ve bu uğurda koşarken asla yorulmazlar, onları hemen tanırsınız, bilirsiniz, yakından tanımasanız da dostluğundan asla şüpheye düşmezsiniz; özleri, sözleri birdir, lafı asla eğip bükmezler; bazen gergin gibi görebilirsiniz ama onun gerginliği, inanın sizler içindir, yalan dolan işleredir, onların kızgınlığı…
Tek dayandığı da sizlersiniz…

Bu insanlardan bir tanesidir, gazetecidir…
Aslında gazeteci kelimesi bile başlı başına onu anlatmaya yeter ama o, bu kimliğini -ki her dönemde onurla taşımasını bilmiştir- asla güç sarhoşluğu içinde kullanmamıştır, tetikçilik yapmamıştır; o sadece gazetecidir…

Çekirdekten yetişmiştir; mesleğinin en ince ayrıntısını yaşayarak öğrenmiştir. Onun içindir, bu ondaki dinmeyen heyecan…
Şehrin yüz akı gazetelerinden, Mustafa Yalçın Bahçıvan yönetimindeki Yeni Meram gazetesinde haberden habere koşarken başladı onunla tanışıklığımız.
Ben şiir yazarken, o haber yazıyordu sonra ben köşe yazmaya başlayınca dostluğumuz daha da arttı…
Sansasyonel haberleri o yakalardı, şehrin gündemi ondan sorulurdu…
Aynı zamanda Milliyet gazetesinin Konya muhabiriydi sonra Sabah’a geçti…
Dergiler çıkardı şehirde bir ilkti o zamanlar; ”Flaş Haber” dergisi, flaş haberlere imza attı, şehrin nabzını tuttu. “Konya Kent” bir başka haber dergisiydi. “Konyasport” ismiyle müthiş bir dergi çıkardı, o da şehirde bir ilkti ve uzun yıllar yayımlansa da o da Flaş gibi ekonomik koşullara dayanamadı.
Yetmedi, mücadeleye devam etti “Cönk” isimli kültür sanat dergisi çıkardı. Genel yayın yönetmenliğini rahmetli Yalçın Dikilitaş abimiz yaptı ama onun zamansız ölümü derginin ömrünü kısalttı.

Arşivindeki önemli fotoğrafları, şehir kültürünün hizmetine sunmaktan her zaman onur duymuştur.
Binlerle ifade edebileceğimiz fotoğraflar içinde, haber fotoğrafları dışında, şehrimizin ve ülkemizin sanatçıları, edebiyatçıları gibi şehir kültürüne ışık tutacak fotoğraf arşivini araştırmacılar için her zaman açık tutmuştur.
Bu konuda asla kıskanç olmamıştır. Merhum İbrahim Sur’un yazı işler müdürü olduğu yıllarda, Türbe Caddesi’ndeki saatçi dükkânımda sık buluşur, laflardık; ordan, burdan… Ordan, burdan nerelere geldik; yıllar üzerimize devrilmiş…
Ama o asla yıkılmadı, mücadele etti, dişiyle, tırnağıyla kazıdı…
Mütevazılığından hiç vazgeçmedi; bir de gazeteciliğinden…
Şimdi şehrimizde yine bir ilke imza atarken…
Sessizce işine bakıyor o; çünkü, o bir gazeteci…
Geçtiğimiz yıllarda yayımladığı “Konya Olay” isimli gazetesini yeni nesil, internet televizyonuna dönüştürmenin haklı mutluğunu yaşıyor. Şehrin, tek RTÜK’ten lisanslı internet televizyonu olan Konya Olay TV’yi kesintisiz 24 saat yayımlamanın mutluluğunu yaşıyor.
Ve gittikçe artan bir izleyici popülasyonuyla şehir adına gurur duymamak elde değil… Yeni projelerini anlatıyor heyecanla; heyecan sanki o, Yeni Meram’daki muhabirin heyecanı; önemli bir haberi halka yetiştirmenin heyecanı… mesleğe ilk başladığı günkü gibi… eğilmeden, bükülmeden, dimdik…

İsmini yazmadım ama biliyorsunuz, tanıyorsunuz…
Başka kim olabilir ki tabii ki gazeteci…
İsmini bilerek yazmadım; çünkü o bir gazeteci…
Gazeteci kimliğini, isminin önüne geçiren bir Konyalı: O, bir gazeteci, teşekkürler Kemal Soylu, şehre kattıkların için…
TAHİR SAKMAN