Akıncılar hareketi İcra Kurulu Üyesi ve Konya Temsilcisi Faal Noras, Akıncılar hareketi olarak çatışmaların başladığı ilk günden itibaren Suriye;nin yalnızca Suriyelilere ait olduğunu, dış güçlerin müdahalesi olmadan Baas rejiminin bitişine de Suriye halkının karar vermesi gerektiğini ifade ederek tavrımızı bu yönde belirlemiştik. Nitekim Baas rejimi hiç bir zaman kendi halkıyla barışık olmamış; diktatörlük, baskı, işkence ve zulümle anılagelmiş, iç savaşın başından beri halkının özgürleşmesi, reformlar ve anayasa değişikliği gibi teklifleri ısrarla reddetmiş nihayet kendi sonunu da böylece hazırlamıştır. Suriye;de on üç yıldır süren iç savaş neticesinde altmış bir yıllık Baas rejimi nihayet son buldu” dedi.Suriye;de olup bitenlerin Türkiyeli Müslümanlar olarak bizleri geçmişte de, gelecekte de
yakından ilgilendirdiğini kaydeden Noras, “Bunun sebebi Ümmet coğrafyasının bir parçası
olması ve Suriye halkı ile tarihi bağlarımızdır. Dokuz yüz on bir km. kara sınırına sahip
olduğumuz Suriye Siyonist işgalci rejimin de ağzının salyalarını akıtarak, Filistin ve Lübnan’la birlikte işgal etmek için fırsat kolladığı stratejik bir öneme de sahiptir” diye konuştu.Baas rejiminin sona ermesiyle birlikte Suriye'nin geleceğinin belirlenmesi ve yeniden inşasının söz konusu olduğuna da dikkat çeken Noras açıklamasında, “Türkiye hükümeti ve devlet aklının iç savaş süreci ve gelinen noktada Suriye topraklarının bütünlüğü, sınırlarının korunması ve geleceğinin inşasının barış ortamında; mezhep, inanç ve etnik kimlik ayrımı yapılmadan tamamlanması için sarfettiği çaba takdire şayandır” görüşlerine yer verdi. Suriye;nin yeniden inşasını başlatacak muhalif güçlerin Türkiye;nin bu tavrını ve teklifini benimsemeleriyle Emperyal güçlerin bu süreci bozmaya ve müdahil olmaya çalışmalarının da önünü kapatacağı öngörüsüne bulunan Noras, “Aksi durum Suriye halkını yeni çatışmalara, Siyonist rejimin saldırı ve işgal planlarına da açık hale getirecektir. İç savaş sırasında kaos ve otorite boşluğundan istifade ederek, Amerika’dan aldıkları destekle bölgeye yerleşen PYD-YPG-DEAŞ gibi terör örgütlerinin Suriye'nin geleceğinin konuşulacağı masaya oturtulmadan Suriye'nin öz evlatları olan devrimci güçler ve Türkiye tarafından tamamen yok edilmesi ve Suriye'den çıkarılması hem Suriye hem de Türkiye;nin güvenliği bakımından olmazsa olmaz bir durumdur” dedi.Türkiye devlet aklının bu tehlikeyi görüp,ve gereğini yapmak üzere harekete geçeceğini umut ettiklerini aktaran Noras, “Akıncılar hareketi olarak Baas rejiminin son bulması nedeniyle Suriye halkının sevincini paylaşıyor, Emperyal güçlere ve Siyonist rejime geçit vermeyen bir Suriye inşa ederken aynı acıların bir daha yaşanmaması için Mezhep, İnanç ve Etnik kimlik farkı gözetmeksizin özgür, adil ve kardeşçe yaşamın sürdüğü bir Suriye için dua ediyoruz” diyerek açıklamasını tamamladı.
yakından ilgilendirdiğini kaydeden Noras, “Bunun sebebi Ümmet coğrafyasının bir parçası
olması ve Suriye halkı ile tarihi bağlarımızdır. Dokuz yüz on bir km. kara sınırına sahip
olduğumuz Suriye Siyonist işgalci rejimin de ağzının salyalarını akıtarak, Filistin ve Lübnan’la birlikte işgal etmek için fırsat kolladığı stratejik bir öneme de sahiptir” diye konuştu.Baas rejiminin sona ermesiyle birlikte Suriye'nin geleceğinin belirlenmesi ve yeniden inşasının söz konusu olduğuna da dikkat çeken Noras açıklamasında, “Türkiye hükümeti ve devlet aklının iç savaş süreci ve gelinen noktada Suriye topraklarının bütünlüğü, sınırlarının korunması ve geleceğinin inşasının barış ortamında; mezhep, inanç ve etnik kimlik ayrımı yapılmadan tamamlanması için sarfettiği çaba takdire şayandır” görüşlerine yer verdi. Suriye;nin yeniden inşasını başlatacak muhalif güçlerin Türkiye;nin bu tavrını ve teklifini benimsemeleriyle Emperyal güçlerin bu süreci bozmaya ve müdahil olmaya çalışmalarının da önünü kapatacağı öngörüsüne bulunan Noras, “Aksi durum Suriye halkını yeni çatışmalara, Siyonist rejimin saldırı ve işgal planlarına da açık hale getirecektir. İç savaş sırasında kaos ve otorite boşluğundan istifade ederek, Amerika’dan aldıkları destekle bölgeye yerleşen PYD-YPG-DEAŞ gibi terör örgütlerinin Suriye'nin geleceğinin konuşulacağı masaya oturtulmadan Suriye'nin öz evlatları olan devrimci güçler ve Türkiye tarafından tamamen yok edilmesi ve Suriye'den çıkarılması hem Suriye hem de Türkiye;nin güvenliği bakımından olmazsa olmaz bir durumdur” dedi.Türkiye devlet aklının bu tehlikeyi görüp,ve gereğini yapmak üzere harekete geçeceğini umut ettiklerini aktaran Noras, “Akıncılar hareketi olarak Baas rejiminin son bulması nedeniyle Suriye halkının sevincini paylaşıyor, Emperyal güçlere ve Siyonist rejime geçit vermeyen bir Suriye inşa ederken aynı acıların bir daha yaşanmaması için Mezhep, İnanç ve Etnik kimlik farkı gözetmeksizin özgür, adil ve kardeşçe yaşamın sürdüğü bir Suriye için dua ediyoruz” diyerek açıklamasını tamamladı.