İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı Dr. Hasan Alakbarov, soğuk alerjisi hakkında açıklamalarda bulundu. Uzm. Dr. Alakbarov, soğuk alerjisi veya diğer ismiyle soğuk ürtikerinin, soğuk havalarda ortaya çıkan alerjik bir reaksiyon olduğunu söyledi.
“Soğuk suyla temas eden bölgelerde de ortaya çıkabilir”
Belirtilerin kızarıklık, kaşıntı ve şişlik şeklinde kendini gösterebildiğini dile getiren Uzm. Dr. Alakbarov, “Şikâyetlerin derecesi hafif olabileceği gibi bazı durumlarda daha şiddetli seyir de görülebilmektedir. Hastalık soğuk havaların yanı sıra bazen de soğuk suyla temas eden bölgelerde de ortaya çıkabilir” diye konuştu.
“Genetik yatkınlıktan kaynaklanabilir”
Soğuk alerjisinin nasıl oluştuğuna değinen Uzm. Dr. Alakbarov, “Soğuk alerjisinin tam nedeni belli olmasa da hastalığın oluşumunda genetik yatkınlığın önemli rolünün olduğu düşünülmektedir. Soğuk alerjisi, her cinsiyette ve her yaş grubunda görülebilir” dedi.
“Kaşıntılı kızarıklıklar görülebilir”
Görülebilecek belirtilerden bahseden Uzm. Dr. Alakbarov, “Soğuk alerjisinin belirtileri soğukla temas eden deri bölgelerinde kaşıntılı kızarıklıklar gelişmesi ve şiddetli hastalıkta anjiyoödem denilen deri altında şişme, bazen de nefes darlığı gibi şikâyetlerdir. Ayrıca soğuk yüzeyle temas eden ellerde veya soğuk içecek içtikten sonra dudaklarda şişlik görülebilir. Hastalık nemli ve rüzgârlı havalarda alevlenebilir. Şiddetli reaksiyonlar tüm vücut yüzeyi soğuk suyla temas eden (soğuk suda yüzenlerde) daha sık görülür ve bilinç kaybı, boğulma gibi kötü sonuçlar doğurabilir. O yüzden soğuk ürtikeri tanısı alan hastaları bu konuda bilgilendirmek ve uyarmak önemlidir” şeklinde konuştu.
“Soğuktan kaçınmak önemlidir”
Soğuk alerjisini önlenmenin yollarına dikkat çeken Uzm. Dr. Alakbarov, “Hastalığın önlenmesi için alerjiye yatkın kişilerin soğuktan kaçınması en önemli konudur. Soğuk havalarda kalın, kapalı giysiler giymek, soğuk suda yüzmekten kaçınmak, çok soğuk içecekler tüketmemek gibi önlemler atakların sıklığını ve şiddetini azaltacaktır” dedi.
“İlaç tedavisi yapılabilir”
Tedavi yollarını anlatan Uzm. Dr. Alakbarov, “Tedavide genellikle antihistaminik ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlara aynı zamanda soğuk yerlere seyahat öncesi vs. gibi durumlarda önlem amaçlı önceden başlanılabilir. Şiddetli reaksiyon gösteren, nefes darlığı, dudak ve gözkapağı gibi şişliği gibi anafilaksi belirtileri olan hastalara sürekli yanlarında taşımaları ve acil durumlarda kullanmaları için otoenjektör önerilmektedir” ifadelerini kullandı.
“Uzman hekimden destek alınabilir”
Uzm. Dr. Alakbarov, “Özetle, soğuk ürtikeri hastaların büyük çoğunluğunda hafif belirtilerle kendini gösterse de, bazı kişilerde çok şiddetli seyir gözlenebileceği için bu gibi şikâyetleri olan kişilerin dermatoloji veya alerji uzmanına başvurması önemlidir” dedi.
“Soğuk suyla temas eden bölgelerde de ortaya çıkabilir”
Belirtilerin kızarıklık, kaşıntı ve şişlik şeklinde kendini gösterebildiğini dile getiren Uzm. Dr. Alakbarov, “Şikâyetlerin derecesi hafif olabileceği gibi bazı durumlarda daha şiddetli seyir de görülebilmektedir. Hastalık soğuk havaların yanı sıra bazen de soğuk suyla temas eden bölgelerde de ortaya çıkabilir” diye konuştu.
“Genetik yatkınlıktan kaynaklanabilir”
Soğuk alerjisinin nasıl oluştuğuna değinen Uzm. Dr. Alakbarov, “Soğuk alerjisinin tam nedeni belli olmasa da hastalığın oluşumunda genetik yatkınlığın önemli rolünün olduğu düşünülmektedir. Soğuk alerjisi, her cinsiyette ve her yaş grubunda görülebilir” dedi.
“Kaşıntılı kızarıklıklar görülebilir”
Görülebilecek belirtilerden bahseden Uzm. Dr. Alakbarov, “Soğuk alerjisinin belirtileri soğukla temas eden deri bölgelerinde kaşıntılı kızarıklıklar gelişmesi ve şiddetli hastalıkta anjiyoödem denilen deri altında şişme, bazen de nefes darlığı gibi şikâyetlerdir. Ayrıca soğuk yüzeyle temas eden ellerde veya soğuk içecek içtikten sonra dudaklarda şişlik görülebilir. Hastalık nemli ve rüzgârlı havalarda alevlenebilir. Şiddetli reaksiyonlar tüm vücut yüzeyi soğuk suyla temas eden (soğuk suda yüzenlerde) daha sık görülür ve bilinç kaybı, boğulma gibi kötü sonuçlar doğurabilir. O yüzden soğuk ürtikeri tanısı alan hastaları bu konuda bilgilendirmek ve uyarmak önemlidir” şeklinde konuştu.
“Soğuktan kaçınmak önemlidir”
Soğuk alerjisini önlenmenin yollarına dikkat çeken Uzm. Dr. Alakbarov, “Hastalığın önlenmesi için alerjiye yatkın kişilerin soğuktan kaçınması en önemli konudur. Soğuk havalarda kalın, kapalı giysiler giymek, soğuk suda yüzmekten kaçınmak, çok soğuk içecekler tüketmemek gibi önlemler atakların sıklığını ve şiddetini azaltacaktır” dedi.
“İlaç tedavisi yapılabilir”
Tedavi yollarını anlatan Uzm. Dr. Alakbarov, “Tedavide genellikle antihistaminik ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlara aynı zamanda soğuk yerlere seyahat öncesi vs. gibi durumlarda önlem amaçlı önceden başlanılabilir. Şiddetli reaksiyon gösteren, nefes darlığı, dudak ve gözkapağı gibi şişliği gibi anafilaksi belirtileri olan hastalara sürekli yanlarında taşımaları ve acil durumlarda kullanmaları için otoenjektör önerilmektedir” ifadelerini kullandı.
“Uzman hekimden destek alınabilir”
Uzm. Dr. Alakbarov, “Özetle, soğuk ürtikeri hastaların büyük çoğunluğunda hafif belirtilerle kendini gösterse de, bazı kişilerde çok şiddetli seyir gözlenebileceği için bu gibi şikâyetleri olan kişilerin dermatoloji veya alerji uzmanına başvurması önemlidir” dedi.