Afetlere karşı dirençli şehirler oluşturmalıyız

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, 'Konya'da iklim değişikliğine uygun çalışmalar yürütürken bir taraftan da şehrimizin dirençleriyle ilgili noktalarda çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz' dedi

Konya Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından düzenlenen ve iki gün sürecek “Temiz Üretim, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilir Atık Yönetimi Çalıştayı” Konya’da başladı. Çalıştayın açılışında konuşan TÜBA Çevre Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Yöneticisi ve TÜBA Konsey Üyesi Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, küresel ısınmayı Paris Anlaşması’nda öngörüldüğü gibi 1 buçuk santigrat dereceyle sınırlı tutabilmek için emisyonların 2030 yılına kadar yüzde 45 oranında azaltılması ve 2050’ye kadar net sıfır emisyona ulaşılması gerektiğine vurgu yaptı. TÜBA Başkan Prof. Dr. Muzaffer Şeker, “G-7, G-8, G-20 ülkeleri kendi sanayi çarklarını kurarken, kendi milli gelirlerini yükseltirken yaptıkları tüm acımasızca uygulamaların maliyetini dünyanın diğer insanlarına fatura ederek bugünlere kadar geldiler. Dünyanın tıkandığını, artık herkes için tehlike çanlarının çaldığını görüyoruz, biliyoruz ve tedbir almak için mecbur olduğumuzun altını sadece biz değil, tüm dünyadaki bilim insanları çiziyor. Hepimizin sorumluluğu var ama zenginlerin sorumluluğu daha yüksek. Onlar da fatura ödemekten kaçınıyorlar” dedi.

SORUMLULUKLAR AĞIR

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Şanlıurfa ve Adıyaman’da yaşanan sel felaketlerinin aslında konunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha çok acı bir şekilde hatırlattığını belirterek konuşmasına başladı. Depremlerle birlikte çok büyük bir felaket yaşandığını, Konya Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte Hatay’da çok uzun süren görevden sonra şehre döndüklerini anımsatan Başkan Altay, oraları gördükten sonra bir şehir yöneticisi olarak sorumluluklarının ne kadar ağır olduğunun bir kez daha farkına vardıklarını ifade etti. Başkan Altay konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu dönemde konuşulan en önemli konu, dirençli şehirler. Dirençli şehirlerden kastımız, tüm afetlere karşı şehirlerimizin direncini artırabilecek yol haritaları oluşturabilmek. Bunda özellikle Türkiye’de en önemli konulardan birisi deprem. Konya belki bu konuda biraz şanslı gözükse de yine Akşehir, Ilgın, Doğanhisar hatta Altınekin birinci dereceden deprem bölgesi ve şehrimize çok yakın mesafelerdeler. Yapı stokumuzun büyük bir kısmı tüm Türkiye’de olduğu gibi 2000 yılından önce yapılmış binalar. Ve bunların bir periyotta değiştirilmesi gerekiyor. Tabii burada sorumluluğu sadece kamunun üstlenmesi mümkün değil. Onun için mülk sahiplerinin bu konuda mutlaka paydaş olarak yardımcı olması gerekiyor. Bununla ilgili gerekli çalışmaları yürütmeye devam etmeliyiz.”

İKLİM ŞURASI ÖNÜMÜZDE BİR YOL HARİTASI OLUŞTURDU

Geçtiğimiz yıl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıyla birlikte Türkiye’nin ilk İklim Şurası’nı Konya’da gerçekleştirdiklerini anımsatan Başkan Altay, “TÜBİTAK’la birlikte temiz enerji ve iklim değişikliği ve Sürdürülebilir Araştırma Enstitüsü’nün kurulmasıyla ilgili Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, TÜBİTAK ve Konya Büyükşehir Belediyesi ortak bir protokol imzalandı. ASELSAN Konya’nın yanında bulunan Teknoloji Enstitüsü bölgesinde bir alan ayrıldı. Şu an için proje çalışmalarını yürütüyoruz. Bu enstitü de ülkemiz için bir ilk olacak ve bunun Konya merkezde olması, Konya’da bu tür konuların konuşulmasında önemli bir başlangıç olacağını ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.